Çimentolu ve çimentosuz implantların kullanım eğilimleri

Diz ve kalça artroplasti ameliyatlarında çimentolu ve çimentosuz implant tercihi çok önemlidir. Çimentolu implantlar uzun yıllardır mevcuttur, ancak gevşemeyle ilişkili komplikasyonlar ve nihayetinde zamanla başarısızlık, çimentosuz gövdelerin ve implantların geliştirilmesine yol açmıştır. 5 Teknoloji ve üretim tekniklerinin gelişimi ile çimentosuz implant tercihi artmaya başlamıştır.

Giderek daha aktif ve daha uzun yaşayan bir nüfus ve yaşamın erken dönemlerinde eklem değiştirme eğilimi ile, implant sağkalımını iyileştirme çalışmaları devam etmektedir. İdeal bir diz veya kalça implantı, biyomekanik olarak normal bir eklemi yeniden oluşturmalı, ağrısız işleve izin vermeli ve revizyon gerektirmeden hastanın yaşam süresini sürdürmelidir.

Daha önceleri çimentosuz fiksasyonlu erken total diz artoplastisi tasarımları yüksek oranda komplikasyon ve implant başarısızlıkları ile ilişkilendirilmiştir. 1,2 Bununla birlikte, çimentolu total diz artoplastisi tasarımları da osteoliz ve femoral bileşen gevşemesi raporlarıyla benzer incelemelere tabi tutulmuştur. 3,4

 

İmplantın kemiğe entegrasyonunu, stabilitesini ve fiksasyonunu etkileyebilecek çok sayıda faktör vardır. Hastaya uygun implantı seçmek için bu faktörleri iyi anlamak gerekmektedir.  5

 

Bu yazımızda çimentosuz implant tercihinin her geçen gün artmasını açıklayan klinik sonuçlara yer verilecektir. Son değerlendirmede ise çimentosuz implant kullanımında, cerrahi testere bıçak ve cerrahi motor sistemlerinin önemi vurgulanacaktır.

Çimentosuz implantlar, daha öncelerde sadece genç hastalarda daha iyi sonuçları vermekteydi. Fakat son yıllarda yapılan çalışmalarda çimentosuz implantların başarısı, bu implantların tercihini arttırmıştır. Salem ve arkadaşları 2020 yılında hazırladıkları derlemede, çimentosuz total diz implantlarının aşağıdaki tüm demografik özellikler için uygun bir seçim olduğunu gösteren çalışmaları bir araya toplamışlardır. 6

 

1) 60 yaşından küçük hastalar

2) 75 yaşından büyük hastalar

3) Obez hastalar

4) Romatizmal eklem iltihabı olan hastalar

5) Diz osteonekrozu olan hastalar

1) 60 yaşından küçük hastalar

Kim ve arkadaşları, 7 çimentolu ve çimentosuz fiksasyon uygulanan 55 yaşından küçük hastalarda, total diz artroplastisinin uzun vadeli sonuçlarını değerlendirmek için bir çalışma gerçekleştirmiştir. Tüm hastalara bilateral, ardışık, eşzamanlı total diz artroplastisi uygulanmıştır ve bir diz çimentosuz, diğer diz çimentolu olarak tespit edilmiştir. Minimum 16 yıllık bir takipten sonra, çimentosuz (95.8; aralık, 85-99) ve çimentolu (96.7; aralık, 79-100) gruplarda ortalama KS (Knee Society)* skorlarında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p = 0.319). Benzer şekilde, ortalama WOMAC (Western Ontario ve McMaster Universities Osteoarthritis Index)** skoru, çimentosuz (25.4; aralık, 5-51) ve çimentolu (25.9; aralık, 5-59) gruplar arasında önemli ölçüde farklılık göstermemiştir (p = 0.189). Yazarlar, hem çimentosuz hem de çimentolu total diz artoplastilerinin uzun vadeli sonuçlarının 55 yaşın altındaki hastalarda cesaret verici olduğu ve bir fiksasyon yönteminin diğerine üstünlüğüne dair hiçbir kanıt olmadığı sonucuna varmışlardır.

Lizaur-Utrilla ve arkadaşları, 8 55 yaş altı hastalarda çimentosuz fiksasyona karşı çimentolu fiksasyonun sonuçlarını karşılaştırmak için bir çalışma yürütmüştür. Ortalama 6-7 yıllık bir takipte, ortalama KS skoru çimentosuz grubun (94 × 9.3), çimentolu (89 × 11.8) gruba kıyasla önemli ölçüde daha iyi olduğu görülmüştür (p = 0.022). Son takipte, ortalama ağrı skorunun çimentosuz grupta (47 ± 4.2) çimentolu (44 ± 8.1) gruba kıyasla anlamlı derecede daha iyi olduğu bulunmuştur (p = 0.024). (p = 0.024). Ortalama WOMAC skoru çimentosuz (88 ± 10,7) gruplar, çimentolu (83 ± 11,4) gruplara göre anlamlı olarak daha yüksek bulunmuştur. 9 yıllık sağkalım oranı çimentosuz grupta %93.7 (%95 güven aralığı [CI]: 82-100) ve çimentolu grupta %90.0 (%95 GA: 80-100) bulunmuştur (p >> 0.05). Yazarlar, 55 yaşın altındaki hastalarda çimentosuz ve çimentolu total diz artroplastisi yapılarının sağkalım oranlarının benzer olmasına rağmen, çimentosuz tibial fiksasyon ile klinik sonuçların daha iyi olabileceği sonucuna varmışlardır.

Özetle, yukarıdaki çalışmalar çimentosuz total diz artroplastisinin genç popülasyondaki başarısını vurgulamaktadır. 6

2) 75 yaşından büyük hastalar

Çimentosuz total diz artroplasti protezleri, çimentolu tasarımlara benzer bir hayatta kalma profili göstermiş olsa da, tibial bileşenin ilk fiksasyonu, kemik-implant ara yüzündeki osteointegrasyon ve osteopenik kemiğin yeteneği ile ilgili endişeler nedeniyle yaşlı popülasyonda kullanımları tartışmalıdır. 6 6

Newman ve arkadaşları, ortalama 4 yıllık bir takipten sonra çimentosuz total diz artroplastisi uygulanan 75 yaş üstü 134 hastayı (142 diz), geriye dönük olarak incelemişlerdir. Aseptik implant sağkalım oranı %99.3 (%95 GA: 7.9-8.1) ve tüm nedenlere bağlı implant sağ kalımı %98.6 (%95 GA: 7.9-8.1) olarak bulunmuştur. Ortalama KS ağrı skoru 93 (dağılım, 80-100) puan ve ortalama KS fonksiyon skoru 84 (dağılım, 70-90) puandır. 9 Bu çalışmanın sonuçları, çimentosuz total diz artroplastisinin 75 yaş üstü hastalarda uygulanabilir bir seçenek olduğunu göstermiştir. 6

3) Obez hastalar

Sinicrope ve arkadaşları, 11 morbid obez hastalarda çimentolu ve çimentosuz primer total diz artroplastisinin klinik sonuçlarını karşılaştıran bir inceleme yapmıştır. Ortalama takip süresi çimentolu grupta (100 ay) çimentosuz gruba (72 ay) kıyasla önemli ölçüde daha uzun olduğu göz önüne alınmalıdır. Çimentosuz grupta, bir kez aseptik tibial gevşeme vakası (%0.9) oluşmuştur ve femoral veya patellar komponent gevşemesi vakası yoktur Çimentolu grupta, 10 tibial komponent, 5 femoral komponent ve 1 patellar komponent dahil olmak üzere toplam 16 aseptik implant gevşemesi (%18.8, p = 0.0001) meydana gelmiştir. Çimentolu grupta revizyon cerrahisi gerektiren toplam 22 başarısızlık (%25.9), çimentosuz grupta 5 (%5.4) saptanmıştır (p=0.001). Çimentolu grupta genel implant hayatta kalma oranı 5 yılda %92.9, 8 yılda %88,2 ve 12 yılda %83,5 tir. Çimentosuz grupta, genel implant sağkalımı sırasıyla 5 (p = 0.09) ve 8 yılda (p = 0.02) %99,1 dir. 6

Boyle ve arkadaşları, yaptıkları karşılaştırmada çimentosuz grupta %98.1 (%95 GA: 94.1-99.4) ve çimentolu grupta %98.3 (%95 GA: 94.7-99.4) lük bir hayatta kalma oranı bulmuşlardır. 12 Bu çalışmanın sonuçları, total diz artroplastisi uygulanan obez hastalarda tibial taban plakasının aseptik gevşemesi ve genel revizyon oranları ile ilgili olarak çimentosuz veya çimentolu çapraz tutma tasarımının benzer şekilde hayatta kaldığını göstermiştir. 6

4) Romatizmal eklem iltihabı olan hastalar

Yazarlar, romatizmal eklem iltihabı olan hastalarda çimentolu veya çimentosuz total diz artroplastisi implantları kullanma kararının cerrah deneyimine ve hasta özelliklerine dayanması gerektiğini belirtmişlerdir. 6

Hotfiel ve arkadaşları tarafından yapılan retrospektif bir derlemede, çimentosuz total diz atroplastisi implantlarının sağkalım oranı bu hastalar için 5 yıl sonra %100, 10 yıl sonra %97.1 (%95 GA: 89.0–99.2) ve 15 yıl sonra %95.6 (%95 GA: 86.9–98.5) olarak bulunmuştur. Yazarlar, romatizmal eklem iltihabı olan hastalarda total diz artroplastisi için çimentosuz tibial fiksasyon ile mükemmel klinik sonuçların ve iyi bir 10 yıllık sağkalım elde edilebileceği sonucuna varmışlardır. 13

Woo ve arkadaşları, üç farklı implant sisteminin çimentosuz fiksasyonuna sahip 112 hastayı (179 total diz artroplastisi) geriye dönük olarak analiz etmiştir. Ortalama takip süresi 10.1 (aralık, 4.6–15.5) yıl olarak belirlenmiştir. Ameliyattan 8.4 yıl sonra bir dizde tibial komponentte gevşeme gözlenmiştir. KS diz ve fonksiyon skorları ameliyat öncesi ortalama 47.5 ve 43.6 iken son takipte 91.2 ve 82.3’e yükselmiştir. Genel sağkalım oranı, son (15.5 yıllık) takipte %96.8 olmuştur. Bu çalışmanın sonuçları, total diz artroplastisi uygulanan romatizmal eklem iltihabına sahip hastalar için çimentosuz fiksasyonun uygun bir seçenek olduğunu göstermektedir. 14

5) Diz osteonekrozu olan hastalar

Bazı diz osteonekrozu vakalarında, bu hastalığın neden olduğu ağrı ve disfonksiyonu iyileştirmek için total diz artoplastisi tek seçenektir. 15,16 Salem ve arkadaşları, subkondral alandaki nekrotik kemiğin, total diz artroplastisi bileşenlerinin çimentosuz fiksasyonunun kullanılmasını engelleyebileceğini belirtmişlerdir. Faizan ve arkadaşları ise çimentosuz sabitleme başarısı için rejeneratif kapasiteye sahip canlı kemik gerektiğini bildirmişlerdir. 17 Bu nedenle, implant stabilitesi ve nihayetinde çimentosuz total diz artroplastisi implantlarının hayatta kalması osteonekroz oluşumunda zorlaşabilmektedir. 6

Sultan ve arkadaşları, diz osteonekrozu olan ve primer çimentosuz total diz artroplastisi uygulanan 46 hastanın (49 diz) incelemesini yapmışlardır. Kohortta aseptik implant hayatta kalma oranı %97,9 ve tüm nedenlere bağlı implant hayatta kalma oranı %95,9 dur. Ortalama KS ağrı skoru 93 (dağılım, 85-100) ve ortalama KS fonksiyon skoru 84 (dağılım, 70-90) olarak bulunmuştur. 18

Yapılan çalışmalarda çimentosuz implantların diz osteonekrozu olan hastalarda da başarıya ulaşabileceği gösterilmiştir.

Değerlendirme

Çimentosuz ve çimentolu implantların seçimi, hastanın özelliklerine göre doktor tarafından yapılır. Son dönemde yapılan çalışmalarda çimentosuz implantların çok çeşitli hasta demografilerinde uygulanabileceği görülmektedir.

Kemik çimentosunun eksiklikleri, yan etkileri ve toksisitesi son zamanlarda ele alınmaktadır. Kemik çimentosunun oluşumunda ekzotermik bir reaksiyon nedeniyle ısı üretilmektedir. Bu reaksiyon sırasında çimento ısınmakta ve 82°C – 86 °C sıcaklıklara ulaşmaktadır.10 Kemik nekrozunun 47°C – 50°C ‘de başladığı bilinmektedir. Bu sebeple çimentolu implantlarda, cerrahi testere bıçak ile kesim yapılırken dikkate edilen kemik ısınma değerlerinin pek bir önemi kalmamaktadır. Sadece kemiğin yüzeyindeki tüm çimento kalınlığının eşit olabilmesi için sapma olmadan düzgün bir kesi yapılması gerekmektedir.

Çimentosuz implantların kullanımının giderek yaygınlaşması, cerrahi testere bıçak ve cerrahi motor sistemlerinin bu operasyonlardaki önemini arttırmaktadır.

Çimentosuz implant sistemlerinde düzgün ve hassas bir kesi, implantın hayatta kalım süresinin uzaması için çok önemlidir. Protezin yerleştirileceği kemik yüzeyinin uygun (istenilen açıda ve pürüzsüz) olmaması bir aseptik gevşeme nedenidir.

Yine çimentosuz implantlar kullanılırken, cerrahi motor sistemleri ile gerçekleştirilen kesme ve delme işlemlerinde oluşan ısılara dikkat edilmelidir.

Bu postu paylaş :

LinkedIn
Twitter

Kaynakça

  1. Berger RA, Lyon JH, Jacobs JJ, et al. 2001. Problems with cementless total knee arthroplasty at 11 years followup. Clin Orthop Relat Res; (392):196–207
  2. Ries MD, Lynch F, Jenkins P, Mick C, Richman J. 1996. Varus migration of PCA stems. Orthopedics; 19(07):581–585, discussion 585–586
  3. Gilbert TJ, Anoushiravani AA, Sayeed Z, Chambers MC, El-Othmani MM, Saleh KJ. 2016. Osteolysis complicating total knee arthroplasty. JBJS Rev; 4(07):01874474-201607000-00001
  4. Goodheart JR, Miller MA, Oest ME, Mann KA. 2017. Trabecular resorption patterns of cement-bone interlock regions in total knee replacements. J Orthop Res; 35(12):2773–2780
  5. Dia Eldean Giebaly, Haider Twaij, Mazin Ibrahim, Fares S. Haddad. 2016. Cementless hip implants: an expanding choice. Hip Int 2016; 26 (5): 413-423. DOI: 10.5301/hipint.5000423
  6. Hytham S. Salem, John M. Tarazi, Joseph O. Ehiorobo, Kevin B. Marchand, Kevin K. Mathew, Nipun Sodhi, Michael A. Mont. 2020. Cementless Fixation for Total Knee Arthroplasty in Various Patient Populations: A Literature Review. The Journal of Knee Surgery. DOI https://doi.org/10.1055/s-0040-1708880. ISSN 1538-8506.
  7. KimYH, Park JW, LimHM, Park ES. 2014. Cementless and cemented total knee arthroplasty in patients younger than fifty five years.Which is better? Int Orthop; 38(02):297–303
  8. Lizaur-Utrilla A, Miralles-Muñoz FA, Lopez-Prats FA. 2014. Similar survival between screw cementless and cemented tibial components in young patient swith osteoarthritis. Knee Surg Sports Traumatol Arthrosc; 22(07):1585–1590
  9. Newman JM, Khlopas A, Chughtai M, et al. 2017. Cementless total knee arthroplasty in patients older than 75 years. J Knee Surg;30 (09):930–935
  10. Raju Vaishya, Mayank Chauhan, Abhishek Vaish. 2013. Bone cement. ScienceDirect. Delhi Orthopaedic Association. http://dx.doi.org/10.1016/j.jcot.2013.11.005
  11. Sinicrope BJ, Feher AW, Bhimani SJ, et al. 2019. Increased survivorship of cementless versus cemented TKA in the morbidly obese. a minimum 5-year follow-up. J Arthroplasty;34(02):309–314
  12. Boyle KK, Nodzo SR, Ferraro JT, Augenblick DJ, Pavlesen S, Phillips MJ. 2018. Uncemented vs cemented cruciate retaining total knee arthroplasty in patients with body mass index greater than 30. J Arthroplasty;33(04):1082–1088
  13. Hotfiel T, Carl HD, Eibenberger T, et al. 2017. Cementless femoral components in bicondylar hybrid knee arthroplasty in patients with rheumatoid arthritis: A 10-year survivorship analysis. J Orthop Surg (Hong Kong);25(02):2309499017716252
  14. Woo YK, KimKW, Chung JW, Lee HS. 2011. Average 10.1-year follow-up of cementless total knee arthroplasty in patients with rheumatoid arthritis. Can J Surg;54(03):179–184
  15. Mont MA, Myers TH, Krackow KA, Hungerford DS. Total knee arthroplasty for corticosteroid associated avascular necrosis of the knee. Clin Orthop Relat Res 1997;(338):124–130
  16. Bergman NR, Rand JA. 1991. Total knee arthroplasty in osteonecrosis. Clin Orthop Relat Res;(273):77–82
  17. Faizan A, Wuestemann T, Nevelos J, Bastian AC, Collopy D. 2015. Development and verification of a cementless novel tapered wedge stem for total hip arthroplasty. J Arthroplasty;30 (02):235–240
  18. Sultan AA, Khlopas A, Sodhi N, et al. 2018. Cementless total knee arthroplasty in knee osteonecrosis demonstrated excellent survivorship and outcomes at three-year minimum follow-up. J Arthroplasty;33(03):761–765

İlgili Postlar

What Do Doctors Expect from Patients

Doktorlar Hastalardan Ne bekler?

Doktor hasta iletişimi sağlık hizmetinin yapı taşlarından biridir. Bu iletişimi sağlıklı tutmak, sadece hastanın fiziksel sağlığını iyileştirmeye değil hastanın genel refahını arttırmaya da destek sağlar.